Arıların çiçeklerden ürettikleri tek şey bal değildir. Propolis, ağaçların dikenli yapraklarını kullanarak arılar tarafından üretilen bir bileşimin adıdır. Ağaçlardan elde edilen özsu, balmumu ile arılar tarafından karıştırıldığında, yapışkan, yeşil-kahverengi aralığında bir rengi bulunan, kovanları kaplamak için kullandıkları bu maddeyi oluşturur.

Arılar kovandaki mikroorganizmaların büyümesini engellemek ve steril bir ortam sağlamak için propolis kullanırlar. Kovanda her petek hücresini propolis ile kaplarlar ve daha sonra kraliçe arı yumurtalarını hücrelere bırakır. Bu sayede yumurtalar sağlıklı bir şekilde gelişir. Ayrıca arılar da, propolisle kaplı petek hücrelerine bal, polen ve arı sütü koyarlar. Bu sayede arıların ürünleri bozulmadan kovanda güvenle saklanır.

Propolis fenolik ve flavonoid içeriği nedeniyle güçlü antioksidan özelliklere sahiptir. Dünyada bilinen en güçlü antioksidandır.

Propolis içerisinde 180 farklı bileşik bulunmaktadır. Elde edildiği bitki türüne göre değişmekle birlikte ortalama %50 reçineli bileşikler ve balzamlar, %30 balmumu, %10 aromatik yağlar ve %5 arı poleni içerir. Kalan %5 ise flavonoidler, amino asitler ve vitaminler içerir. Binlerce yıldır iyileştirici özellikleri için kullanılmaktadır. Eskiden propolisi Yunanlılar apseler için, Asurlular yaralar ve tümörler için kullandılar. Mısırlılar ise mumyalama sürecinde yararlanmışlardır.

Propolis, güçlü antioksidan, antiseptik, antimikrobiyal ve antiinflamatuar özellikleri nedeniyle çeşitli rahatsızlıklar için yaygın olarak kullanılan doğal bir antibiyotiktir.

Kanser Üzerine Etkisi: İçeriğindeki kafeik asit tümörün oluşum riskini azaltır. Antibakteriyel özelliği sayesinde vücudun bağışıklık sistemini güçlendirir, kanser hastalarında vücut fonksiyonlarını destekler ve vücudun direncini güçlendirir.

Nörolojik Etkisi: Anestezik etkisi yüksektir. Oksidatif stresi azaltan ve sinir hücrelerinin korunmasına yardımcı olan polifenoller içerir. Propolisin birçok nörolojik rahatsızlık üzerinde olumlu etkileri olduğu gözlemlenmiştir.

Diş Tedavisinde Etkisi: Anestezik özelliğinden dolayı gargara, diş macunu veya kanal dolgu maddesi olarak da kullanılır. Bu sayede ağız yaraları, ağız kokusu, diş çürümesi gibi olumsuz etkileri büyük ölçüde engellediği görülmüştür.

Dermatolojik Etkisi: Cilt enfeksiyonları, yanıklar, egzama, sedef hastalığı, mantar, zona ve yara izlerinde de olumlu iyileştirici etki gözlemlenmiştir.

Sindirim Sistemi Üzerindeki Etkisi: Yapılan araştırmalar sonucunda sindirim sistemi hastalığı olan peptik ülserde de olumlu sonuçların gözlemlendiği görülmüştür.

Solunum Sistemine Etkisi: Grip, zatürre, bronşit, tüberküloz, farenjit gibi hastalıkları iyileştirici etkisi vardır.

Candida Tedavisine Etkisi: Vücut direncinin düştüğü dönemlerde vücudun mukozalarında oluşan Candida enfeksiyonlarıyla mücadelede propolis takviyeleri, tedaviyi hızlandırmaya ve daha iyi yanıt alınmasına yardımcı olur.

Herpes Virüsüne Etkisi: Herpes virüsü çoğunlukla dudak ve ağız çevresinde uçuk şeklinde görünse de birçok vücut zarı enfeksiyonuna neden olabilir. Vücudun direnci düşünce ortaya çıkan herpes virüsüne karşı propolis desteği kullanılabilir. Bu nedenle propolis takviyeleri artık dudak balzamlarında da görülebilmektedir.

Parazitler Üzerindeki Etkisi: Çalışmalar, propolis takviyesinin, özellikle kirli su ve gıda tüketiminden kaynaklanan bağırsak Giardia parazit enfeksiyonlarını ortadan kaldırmada olumlu bir etkiye sahip olduğunu göstermiştir.

Kadın Üreme Fonksiyonları Üzerindeki Etkisi: Hamilelik planlayan kadınlar üzerinde yapılan araştırmalar, propolis takviyesinin gebeliği kolaylaştırdığı ortaya koyulmuştur.

Propolis Güvenli mi?

Piyasadaki ürünlerin kesinlikle güvenli olduğunu kanıtlayacak yeterli kanıt yoktur. Ancak, yüksek riskli olarak kabul edilmez. Bal veya arılara alerjiniz varsa, bu maddeyi içeren ürünlere karşı alerjik reaksiyon göstermeniz muhtemeldir. Uzun süreli kullanım ayrıca alerjik reaksiyonlara neden olabilir. Şu anda, propolisin en yaygın olarak değerlendirilen tehlikesi, alerjik reaksiyonlara neden olabilmesidir. Arıcılar arasında sürekli propolise maruz kalmaları nedeniyle alerjiler yaygındır. Propolis alerjisi durumunda vücuttaki en tipik etkilerden biri egzama benzeri kızarıklıktır. Özellikle astım veya benzeri alerjiniz varsa propolisi rutininize eklemeden önce bir sağlık uzmanıyla görüşmelisiniz.

Beslenmeye Nasıl Dahil Edilebilir?

  • Damla ürününden yetişkinler için günde 20 damla, çocuklar için günde 10 damla.
  • Suda çözünür olanı su, süt, meyve suyu, çay, kahve vb. içeceklerinize damlatarak tüketebilirsiniz.
  • Suda çözünmeyen propolisi de bal, yoğurt, ekmek, pekmez vb. gıdalara damlatarak tüketebilirsiniz.
  • Propolisli ballı karışım ürünleri de günde 1 tatlı kaşığı doğrudan veya ılık süt, yoğurt gibi gıdalara karıştırılarak tüketilebilir.
  • Aç veya tok karnına propolis kullanabilirsiniz. 10 yaş altı çocuklara propolis kullanımı önerilmez.